2 Şubat 2017 Perşembe

bir takım küçük hesaplar

birinci haftanın sonundayım, 

günü gününe tutmayınca biraz zorlandığımı söylemem gerek. 
Ölmelik derecede hasta olduğum için iki günü evde geçirdim (aslında sadece ateş grip ve boğaz hastalığı, ama abartmayı severim), dolayısıyla pek bir harcamam yok.
kurum servisi sağolsun yol masrafım çok olmadı, sadece 6 TL. yürünebilir mesafeleri yürüdüm. bu arada dolmuşlar ne kadar pahalı be ya !
market alışverişim toplam 14 TL, kurumda kullandığım kullan-at bardak-çatal-tabak için 4 TL (neden kullan at tabak çatal dediğiniz duyar gibiyim, 4 kişilik odadaki minicik dolabı gerçek porselen takımlarla dolduramayız ve açıkçası yıkarken çok su harcanıyor)
telefon faturam içinse 40,60 TL ödedim. (kahrolsun bağzı taahhütler)

İlk hafta için fena sayılmaz, şimdiden üç film ve bir kitabı bitirdim. yds ve yökdil'e çok az kaldı. bütçemden eğitim için daha fazla pay ayırmalıydım gibi hissediyorum, bu ay içinde bir kaç plan değişikliği gerekebilir. şu an ki toplam harcamam, 65 TL

bunun dışında kozmetik kullanımımı azalttığımı söyleyemem, zira hastalıktan dolayı iğrenç görünüyorum. keşke "güzellik" ya da "bakımlılık" kavramına bu kadar bağlanmamış olsak. gelecek günlerde biraz daha azaltmayı ve bir süreliğine de olsa bırakmayı planlıyorum. Hoş tabi, ürünler bitince zorunlu bir "bırakış" başlayacak zaten.

bu arada bir arkadaşımla konuşurken bir süredir sinemaya gitmediğini ve çok pahalı olduğu için gitmeye de karşı olduğunu öğrendim, aslında mantıklı. film arası farklı sektörlerin yayınlanan reklamları, insanları çeşitli gereksiz tüketime davet etmesi ve düşük alım gücüne sahip kişilerin yararlanmasını imkansız hale getiren fiyatlarıyla sinema gerçekten kapitalist düzenin acımasız bir parçası. şu an sinemia üyeliği ile çok çok düşük bir ücret ödesem de içimin pek rahat olmadığını söyleyebilirim.

çok hastayım ve ekranın ışığı gözüme batıyor. haftaya daha az harcamış olmak dileğiyle. 
    ALMAYIN!

bi de sağlık önemli gençler. sağlığa dikkat edin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder